Hidra Ölüme İnat şarkı sözü,
Verse 1:
Yazarken sema karanlık ruhum için sabah yok
El kalemde mumları yak ,eski kadehe şarap koy
Ankara’da deniz bende uçmak için kanat yok.
Hiçbir şiirin içinde bu ruhum gibi sanat yok.
Ölüme inat yazıyorum bu sayfa kalbe huduttur
En güzel hikayedeydik insanlığını unuttun
Tenimi kuruttun bu şehirde tek buluttun
Üzülme bazen ölmek bile insan için umuttur!
Kahve bardağından yüzüme doğru vuran sıcaklık
Yaz gününde kaldı aşk ve mevsimimiz kış artık
Ruh halim bozuk plakta dönüp duran bir şarkı
Biz bir hayal kurar onunda birden içine sıçardık.
Mastar eklerinde kaldı bütün fiiller
Dile gelince geceyi gündüz eden soğuk şiirler,
Sırtım yere gelmedikçe döner gider değirmen
Ve bir gün tanrı olsanız da karşınızda eğilmem!
Nakarat (x2):
Gel limanıma gemileri yak (ben)
Ölümüne yazıyorum ölüme inat (gel)
Aklımın ucunda birileri var bana
Birileri git diyor birileri kal
Bi dağ misali gururlu bi duruş sonra duruldum
Bi kuruş yoktu cebimdeki isteseydim bulurdum
Bi buluşmaydı gökyüzünde nefretim ve umudum
Nefretim kazandı ben de azad ettim bu ruhu.
Günahın güruhuydu yeryüzünde tek melek
Bir asır sonra gelip senden tutunmamı bekleme.
Kabus ol bu sonbaharda delir! Kapımı tekmele,
Ne kadar cambaz olursan ol takılıcan direklere!
Ölüm bahçesinde en kırmızı gül benim.
Dün denen yalanla geçti bak en güzel günlerim
Dün değil bugündeyim bu dün senin bu gün benim
Ve öyle sert de değilim eğer gülseniz gülümserim
Bir ilham kaynağım yok 55 senelik radyolar
Evimde çalar yatak odamda 40 senelik karyolam
30 senelik aşkta bir gün yuvarlanır dar yola
Ben 20 senelik adam bindim hayat denen kamyona!
Nakarat (x4):
Gel limanıma gemileri yak (ben)
Ölümüne yazıyorum ölüme inat (gel)
Aklımın ucunda birileri var bana
Birileri git diyo birileri kal.